Seni özüme doğru götüren |
Leading you down into my core |
Seni gördüğüme sevindim |
Nice to see you. |
Seni asla bırakmayacağım |
I will never forsake you |
Seni her ne mutlu ederse |
Whatever makes you happy, |
Ve seni artık sevmiyorum. |
And I don' t love you anymore. |
Seni bile tanıyorlar mı? |
Do they even know you? |
Seni almamı ister misin? |
Do you want me to take you? |
Ben seni buraya getirenim |
I’ m the one who takes you there |
Kalbim seni reddetmeyecek |
My heart won’ t deny you |
Hiç kimse seni anlamıyor |
And no one understands you |
Kalbim seni reddetmeyecek |
My heart wont deny you |
Ama seni kırmak istemedim |
But I didn’ t mean to hurt you |
Seni unutmaya çalışıyorum |
Try to forget you, |
Çoktandır seni görmüyorum |
I Havent seen you in an age |
Yıllardır seni görmüyorum |
I havent seen you in years |
Seni aramayı düşünüyordum |
Ive been meaning to call you |
Neden seni alakadar etsin? |
What' s it to you? |
Seni hiç kimse beklemiyor |
Nobody one is waiting for you. |
Seni incitmek istememiştim. |
Didn' t mean to hurt you. |
Rüyalarımda seni görüyorum |
I see you in my dreams |
Her zaman seni düşünüyorum. |
I think about you all the time. |
İşin seni tatmin ediyor mu? |
Do you find your work fulfilling? |
Seni eve götürebilirim |
I might just take you home with me |
Seni görmek istiyorum |
I want see you |
Seni tanımak istiyorum. |
I want to know you. |
Seni çılgına çeviriyor. |
It's drivin you mad. |
Seni tanımak istiyorum. |
I would like to get to know you. |
seni yakında göreceğim |
I’ ll see you soon, |
Seni göreceğimiz geldi. |
We've been longing to see you. |
Seni bırakmak üzereyim |
I m about to give you away |
Seni yakacak olan benim |
I will be the one to burn you |
Ve hiçbiri seni anlamaz |
And no one understands you |
Biliyorsun seni bulacağımı |
You know I will find you |
Seni izlemekteyim gör bunu |
See Ive been watching you |
Sadece seni hayal ediyorum |
I only dream of you |
Hayır, seni tutuklamıyorum. |
No, I'm not arresting you. |
İçimde dinlen ve seni rahatlacağım |
Rest in me and I’ ll comfort you |
Seni korkuttuğum için özür dilerim. |
I am so sorry that I made you frightened. |
Korkunun seni kararttığını gördüm. |
Saw you benighted by your fright |
Şarkı Sözleri - Seni hala seviyorum |
Lyrics - I'm still loving you |
Yerleşir yerleşmez seni ararım. |
I'll call you as soon as I settle. |
Tanrı seni kutsasın. Çok yaşa! |
Bless you! |
Seni bir kardeş gibi seviyorum. |
I love you like a brother. |
Çünkü artık seni terketmiyorum. |
Cause I'm not leaving you anymore. |
Rüyalarımda seni görebiliyorum |
In my dreams I can see you |
Seni evine kadar takip ettiğim |
That I followed you home |
Ama gittiğinde seni özleyeceğim. |
But I'll miss you when you' re gone. |
Seni neden sevdiğimi bilmiyorum. |
I don' t know why I love you. |
Hayallerimde seni görebiliyorum |
In my dreams I can see you |
Bazıları seni kullanmak istiyor |
Some of them want to use you |
Seni düşüncemden çıkaramıyorum |
I can t block you out |
Özel hayatım seni ilgilendirmez. |
My private life is not your bussiness. |
Bağışla, seni aramayı unuttum. |
I m sorry, I forgot to call you. |
Seni korkutan her şeyi ver bana |
Give unto me all that frightens you |
Seni uzaklara getirmek istiyorum |
I wanna take you away |
Bugünlerde seni o kadar özledim ki |
Ive missed you so much in these days |
Uyandırır seni gecenin ortasında |
Wake you up in the middle of the night |
seni yine başarısızlığa uğrattım |
i’ ve failed you again |
seni bir süre sevmeyebilir miyim? |
Can I not like you for awhile |
Seni tekrar görmek ne kadar güzel! |
How nice to see you again! |
Seni ta çocukluğumdan beri sevdim. |
I've loved you ever since I was a child. |
Seni daha seyrek görmek isterdim |
I would like to see you less often.. |
Seni şekerci dükkanına götüreceğim |
I take you to the candy shop |
Aşk - Seni sonsuza kadar seveceğim. |
Love - I will love you forever. |
Sonunda seni yakaladım. |
I get hold of you at last. |
Terkediyorum seni şimdi |
Leave you now |
Seni son kez uyarıyorum. |
I am warning you for the last time. |
O seni delice seviyor. |
She loves you madly. |
Sürekli seni düşlüyorum |
I dream about you all the time |
Seni olduğun gibi seviyorum. |
I love you as you are. |
dün seni tuttuğumu düşünmek |
To think I held you yesterday |
Ben daima seni hayal edecem |
I’ ll always be dreaming of you |
Seni incitmek beni çok acıttı. |
It hurt so much to hurt you. |
Seni incitmek istememiştim hiç. |
I never wanted to hurt you. |
Uzun zamandır seni göremiyorum |
I havent seen you in a month of Sundays |
Ben senin rüyanım, seni gerçek yapan |
I’ m your dream, make you real |
Seni karanlıktan kurtarmak istiyorum. |
I want to save you from the dark. |
Seni daha sonra arayabilir miyim? |
Can I call you back? |
Istemesem de seni misafir edeceğim. |
Even though I don' t want to do it, I'll accommodate you. |
Seni artık göremezsem nefes alamam. |
Stop breathing if I don' t see you anymore. |
Seni ( hemen hemen) hiç duymuyorum. |
I can hardly hear you. |
Hadi kaçalım seni oraya götüreceğim |
Lets run away, Ill take you there |
Seni kendi iyiliğin için uyarıyorum. |
I am warning you for your own good. |
Dün soğuk ve ıssızdı çünkü sen yoktun. |
Yesterday was cold and bare because you were not there. |
İyi arkadaş senin için herşeyi yapar. |
A good friend would give you the shirt off his back. |
Seni kadrolu eleman yapacak. |
He will put you on staff. |
Çünkü seni özlerdim bebeğim. |
Cause I'd miss you, baby. |
Seni başkalarıyla düşünerek |
Thinking about you with somebody else |
Seni sıkı tutmak istiyorum. |
I wanna hold you fast. |
Seni evine bırakabilir miyim? |
Can I offer you a lift home? |
Asla seni ağlatmak istemedim |
I never meant to make you cry |
Seni zavallı, tatlı, saf şey |
You poor sweet innocent thing |
Sanki seni orada kaybettim. |
It is like I have lost you over there. |
Seni incittiğim için üzgünüm |
I’ m sorry that I hurt you |
Seni kaybetmekten korkuyorum. |
I dread losing you. |
benim seni hatırladığım gibi |
Like, I remember you |
Seni tanıdığımı hissediyorum |
I feel i know you |
Asla seni ağlatmak istemedim |
Never mean to make you cry |
Seni olduğun gibi beğeniyorum |
I like you the way you are |
Ortalama seni kaybetmiyor mu? |
Dont mean you are losing? |
Birisi seni istiyor |
Somebody wants you |
beklerim seni orada |
i’ ll wait for you there |
Hep seni düşünüyorum. |
I think about ya all the time. |
Birisi seni arıyor. |
Somebody is calling you. |
Seni bekleten bendim |
Who was I to make you wait |
Seni çok özleyeceğim. |
I will miss you very much. |
seni şimdi istiyorum |
and I want you now |
Seni asla terk etmem |
I ll never leave you |
seni geri getireceğim |
i’ ll take you back |
Seni nerede indireyim? |
Where shall I drop you? |
Sadece seni istiyorum |
I’ m only wanting you |
Seni görmek çok güzel. |
It's awesome to see you. |
seni her zaman sevdim |
I have loved you all along |
Ben de seni seviyorum. |
I love you too. |
Kimse seni aramıyor. |
Nobody is calling you. |
Seni uzaktan izliyorum |
I been watching you from a distance |
Seni yanımda tutacağım |
I’ll keep you by my side |
Bu seni neşelendirecek. |
This' ll cheer you up. |
Seni aldatmaya meyilli. |
He's likely cheat you. |
Bu yüzden seni uçurdum |
That’s why I flew you out |
Seni salak! |
You idiot! |
Seni unutamam! |
I can' t forget you! |
Seni seviyorum |
I'm loving you |
Seni istiyorum. |
I want you. |
Seni gidi seni! |
You rascal you! |
Seni kovuyorum. |
I'm firing you. |
Seni özlüyorum. |
I miss you. |
Seni seviyorum. |
Loving you. |
Seni arıyordum |
I ve been searching for you |
Biri seni aradı. |
Somebody telephoned you. |
Seni iplemiyorum |
I dont give a damn about you |
Seni düşlüyorum |
I dream of you |
seni düşüneceğim |
ıll think of you |
Seni takip edemem |
I cant follow you. |
Hiç seni sormadım |
Never I ask of you |
Seni kurtaracağım |
I’ ll save you |
Seni çok özlüyorum. |
I am missing you very much. |
Seni küçük sürtük |
You little bitch |
Seni etkileyeceğim |
I will affect you |
Seni kaybedeceğimi |
I’ d lose you |
Seni görmeye geldi |
She has come to see you |
Seni 6 da göreceğim |
Ill see you at six. |
seni dinlemeyeceğim |
I wont listen to you |
Seni görmek çok hoş. |
Lovely to see you. |
ve seni affediyorum |
And I forgive you |
Seni incitmek beni çok acıttı |
It hurt so much to hurt you |
Seni burada görmek ne sürpriz |
What a surprise to meet you here |
Ve kimse orada seni kurtarmaz |
And no ones there to save you |
Senin acısız dünyanda uyanmak istiyorum. |
I want to wake up in your world with no pain. |
Her geçen gün seni daha çok seviyorum. |
I love you more and more with each passing day. |
Her geçen gün seni daha çok özlüyorum. |
I miss you more and more with each passing day. |
Tatlı sevgilim. |
My sweet honey |
seni öpebilirmiyim |
may l kiss you? |
Seni öpmek istiyorum. |
I think of you all the time. |
Seni bütün kalbimle seviyorum. |
I miss you already. |
Seni seviyorum ve herzaman seni düşünüyorum. |
I love you and I’m always thinking of you. |
Hiç bilmiyorsun seni gerçekten nekadar çok sevdiğimi. |
You never know how much I really love you. |
Kalbim seni istiyor. |
My heart is crying out for you. |
Seni o kadar çok istiyorum ki. |
I want you so. |
Seni hep seveceğim. |
I will love you forever. |
Seni sonsuza değin seveceğim. |
I will love you forever and ever. |
Bütün kalbim ve ruhumla seni sonsuza kadar seveceğim. |
I'll love you forever -- with all (of) my heart and soul. |
Seni ağlarken gördüm , seni gülerken gördüm |
I've seen you cry, I've seen you smile. |
Seni kısa bir süre uyurken gördüm |
I've watched you sleeping for a while. |
Ve seni hissetmeyye başlıyorum |
And I am starting to feel you boy |
Seni hayal kırıklığına mı uğrattım? |
Did I disappoint you or let you down?
|